9 Ekim 2012 Salı

15. Ayda Yürüdük


Sonunda adım attı bizim oğlan 15. ayını doldurmasına birkaç hafta kala. Önce babasından bana, sonra benden babasına bir iki adım derken, kafası önde ayakları geride üzerimize atıyordu kendini. İki elimizden tutunca pıtır pıtır koşturuyor, tek elinden tutunca sendeliyordu. Bebek arabasını iterek de pekiştiriyordu bacak kaslarını.

Sonra bir büyük akrabamız dedi ki, 'Bunun kendine güveni yok, yoksa yürür!' Hemen bir eşarp geçirdi kolları altından, sırtından bağlayıp tuttu sıkıca. Bir aşağı bir yukarı gezindiler, hoşuna gitti. Arada bir eşarpı sıkı tuttu, arada bir boşa aldı. Kukla gibiydi bizim oğlan; ama ağzı kulaklarında. Birkaç güne kalmadan 3'e 5'e çıkardı adımlarını. Haftasında kendi başına yerden kalkmaya çalışıyordu poposunu dikip havaya. Elimizden tutup gezdirilmek istiyordu her an.

İkinci haftada yaşıtlarıyla pikniğe gittik. Kendi boyundakilerin koşturup yürüdüğünü görünce ya da elindeki topları kapıp kaçtıklarından gaza geldi. Bir baktık 8-10 adım atmış çimlerde. Akşamında 5 yaşındaki kuzeni ardından fıldır fıldır dolanıyordu düşe kalka. Bir ilki de böylece geride bıraktık.

Artık konuşuyor, hatta 3 kelimeyi yanyana getirip birşeyler anlatıyor kendince, kendi başına çatal kaşık kullanabiliyor, dediğimizi anlıyor, yürüyor da. Bakalım daha ne ilkler kaldı önümüzde?

Uykusu da güzeldi. Gece 10 saat deliksiz uyuyordu son iki güne dek. Separation anxiety dedikleri, anneden ayrı kalmak istememe, yalnız kalmak istememe olayı başladı sanırım. İki gündür uykusu olsa da uyumak, bizden ayrılmak istemiyor. Son çare diye yatağıma alıp uyudum da dün gece, bir yandan da diyorum bugüne dek bizimle uyumayan çocuğu yolundan çıkarmayalım. Alıştırmayalım yanımızda uyutmaya.

Epeydir memeyi de günde sabah ve akşam olmak üzere 2'ye indirmiştik. Artık onu da kesmenin sırasıdır bana kalırsa. Ne doyuruyor, ne hastalanmasını engelliyor. Bazen ikimize ki tabii kendimi kastediyorum, en çok bana eziyet oluyor. Yılbaşına dek kararlıyım, ya bitecek ya bitecek.

Dişler de zorluyor olabilir; sıra geldi azılara. 7. dişi azıydı geçen ay çıkardı. Damakları hafif şiş. Ağrı kesici vermiyorum zorda kalmazsam, ateşi olmazsa.

Zor zenaatmiş çocuk bakmak; şimdi bir de eğitim kısmı ekleniyor 'Hayır'lar diziliyor ardarda ne kadar kaçınmaya çalışsak da! Öte yandan bebek kokusu özleniyor ne gariptir ki? İnsan ikincinin lafını etmeye başlıyor daha birincinin peşinde koşarken. Deli mi ne?

Resim kaynağı: http://www.flickr.com/photos/imelda/3283073808/

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder